Bornoz teorisi, temizliğin ara basamağını simgeler. Bazı insanlar farkında olmadan kendi hayatlarında da bu teoriye uygun hareket ederler. İşin özünde; uzaklaşmak istediğiniz veya sivrilmek istediğiniz konularda, takip edilecek sürecin narin ama kapsayıcı oluşuna dem vurulmaktadır. Bilginin toplanması sürecinde diğer işlenmiş verilerinize bağ kurarak kapsayıcılık kovalanırken, aşırı yüklenmeyi önleyecek bir narinlikle süpürülme işlemi olarak düşünülebilir. Uzaklaşmak istediğiniz bilgi havuzundan anlık kesintiniz, uzun vadede verimli sonuçlar elde etmeniz yönünde, genelde arzu ettiğiniz bir grafik vermeyebilir. Ancak boşluk kabul etmeyen havuzda yerinizi alabilecek ziyaretçiler için görece narin bir ayrılış daha başarılı bir sonuç verecektir.
Teori bilgi, mekan veya zaman denklemlerinin ötesinde insan ilişkilerine daha fazla uygundur. Tüketmek ve içerik olmak, başlıkları insanlardan aldığınız bilgilerin rahatsız edici boyutta derinlemesine değil, onları ürkütmeyecek mesafe ve fark edilmeyecek bir habitat oluştururmuşçasına kapsayıcılıkta olmalıdır.
Tüm bunların yanı sıra keşfe değer insanların sözleri ile oluşturdukları suretlere de dikkatimizi vermeliyiz. Bu durum birazda Akustik Tuzaklar içeriyor sözlerin bir kısmı beklentileriniz dışında suretleri gösteriyor olabilir. Cümleler cisimleşirken karşınızda insanların fikirleri de elle tutulur bir hal alıyor. Ancak bu durum çift taraflı, konuşma odaklı bir yaşantı sürüyorsanız, sabit suretlere takılı kalmayabiliyorsunuz. Yinede suretlerin derinliği nispetinde tartışmaya açık tıbbi sorunlarda baş gösterebilir.
Ama kapsayıcılık alanın genişliği sizin için daha elzemse bornozun o son derece narin pürüzlü yüzeyi istediğiniz suretleri elde etmenize de, geri çevirmenize de yardımcı olacaktır. Aslında bulunmadığınız noktada varlığınızı ispat etme durumunuz, başkaca sorunların çözümünde güzergah bolluğunuzu da simgeleyecektir.
İstenmeyen bilgilerin varlığı her daim bu suretlerde gizlidir. Bir insanın, makineye nazaran çok az yol kat edebileceği bu akıntı; tecrübe yelkenlerine boyun eğmekten başka güzergah barındırmaz. Bu tip durumları günlük hayat içerisinde bir esnaf diyalogunda görebilirsiniz. Banka kuyruğunda denk gelebilirsiniz.
Varlığa ulaşımın fazlaca yoluna sahipken yokluğa olan hasreti çekiyor oluşumuzda teorinin başkaca bir sütunudur. Temizlik için suya ihtiyaç duyuyoruz fakat işlem bittiğinde ondan ayrı düşmek pahasına ileri adıma geçiyor ve bornoza ilerliyoruz. Toplum temellerinde ihtiyaçların gelişmişlik seviyesi bireyselliğin zirve noktasında dahi karşılanamayacak bir raddeye gelmişken; huzuru zirveden aşağı inip yine toprak ve suyun yönettiği orkestrayı dinlemekte buluyoruz.
Bu bağlamda bornoz teorisi daha çok başarıyı ifade eder; zira temel ihtiyaç bürümektir, ulaşmak istediğimiz şeyden ziyade yolculuk esnasındaki suretimizdir. Kaybolmak ve hedefin kendisi olmak da durumu nitelemeye yetebilirdi. Yinede güzergahın varlığı, çetrefilli yolculuğun içerisinde tasarlamış olduğunuz suretler bütünü, oluşturmuş olduğunuz kütüphaneniz; bornoz yüzeyinizdeki verimli küçük havlulardan başkaca bir şey değildir.
Kullanılan görseller: 0,1,2,3
Kaynaklar:
https://www.cell.com