4 Mart 2022 Cuma

Parçalanarak Büyümek


Bâdısaba hissetmek için çıkıldı yola,
Tüm alem gezildi, elde kalan fırtına

        Öğrenim tekniklerinin dile getirildiği dönemlerin geride kalacağı bir hayalken, yeni sınırların keşfini de merakla bekliyorum. Fakat bu tekniklerin özünde soyut bir kavramın, somut yapı benzetimine ihtiyaç duyduğunu unutmamak gerek. Atasözleri ve deyimlerimizin arasında yer alan ve çalışmaya ithaf edilen sözlerin temeli de bu yatıyor olsa gerek.

        Öğrenmek eyleminin bir ömre bedel süreye sığdırılmaya çalışıldığının farkındayım. Tezatlık o ki öğretme girişimi çok uzun süredir ömürlerle ifade edilebilir bir aşamada bulunmaktadır. Belki bu durum öğrenme açlığımızın neticesinde gerçekleşiyordur; öyle ki duvarlardaki çivi yazılarından, heykeltıraşın yonttuğu taştan, sayfalarca karalamalardan ve artık videolardan anlatılmak istenenin ötesinde arka planından bir şeyler çıkarma isteği öğretenin hecesinin çok ötesine taşınmış vaziyettedir. Şimdi diye ifade edebileceğiz dijital mirasın, kayda değer bilgi havuzunun önemli bir parçasını oluşturmasıyla, öğretmek istemeyenlere bile bu rütbeyi iade etmesiyle sonuçlanmıştır.


        Öğrenim biçimlerine bir not da biz düşelim öyle ise... Parçalanarak büyümek, kas dokularının genel itibari ile yırtılması ve tekrar onarılmasına bir göndermedir. Ancak şu da bir gerçek dengeden uzaklaşmış ve tek bölgenin kas gelişimine odaklanmış bir bünye, işlevsellikten oldukça uzaklaşmış olur. Üstelik kas gelişiminde onarım için bir dinlenme periyotu da olması gerekmektedir. Sürecin benzerliğine farklı örneklerde atanabilir... Kullandığımız ekranları da milyonlarca ve hatta milyarlarca piksel bulunmakta. Daha büyük bir görüntünün elde edilmesi için daha küçük parçalara ayırmak fikriyle tekrar karşılaşmış olduk. Klavyelerimizin tuş sayılarının evet hayır ve yön tuşları düğmelerinin ötesine geçtiği şu dönemde iyi bir örnek olabilir.  Bu tip sistemler genelde adlandırılırken yukarıdan aşağıya bakılıyor fakat aşağıdan yukarıya bakmanın bireysel açıdan anlaşılma temeline daha yardımcı olduğu kanaatindeyim.


        En nihayetinde beden gelişiminden varlığın kağıt boyutuna inmişken, daha büyük olmanın arayışında; mimari deneyimlere de değinmeden geçmemek gerekiyor. Tüm o huzur dolu ya da kasvetli yapıların beden ölçeğinden kat be kat büyük oluşları özünde yer alan küçük ayrıntılarda gizlidir. İhtişam onu var eden küçük parçalarla ayakta durur. Medeniyeti ifade eden semboller ve dokuları oldukça sıradan düz duvarların üzerinde görmenin anlamı işte budur. Nasıl ki nadide bir eser üzerindeki imza ile değer görüyorsa, heybetli yapılarda büyüklüğü nispetinde küçük detayları ile değer görmektedir.

        Bu bağlamda çıktığınız yolculuk ne sonunda ne başında değer elde eder. İşin bir bölümü tüm yolculuğu abad eder. Nice maceralar küçük bir an ile biter, nicesi o anda dallanır budaklanıverir. Hikaye bu ya; ne kitaplar, ne sayfalar dolusu yazı, cümleler, kelimeler... Anlaşılır bir metin elde etmek için boşluklara, kesme veya duygu ifade eden simgelere ihtiyaç duyuyoruz. Harfler her ne kadar yan yana durmak isteseler de onları ayırıyor, grupluyoruz. Nice daha ileri gidip elde edilecek büyüklüğü ulaşmak adına onu sadeleştiriyoruz...


Kullanılan görseller: 0,1,2